NEVŞEHİR ŞUBEMİZİN İL DİVAN TOPLANTISI DURMUŞ VE BAYAR’IN KATILIMI İLE YAPILDI

Genel Başkan Vekilimiz Semih Durmuş ile Genel Başkan Yardımcımız Himmet Bayar, sendikamızın Nevşehir Şubesi İl Divan Toplantısı’na katıldı. İl Divan toplantısında teşkilatımızla bir araya gelen Genel Başkan Vekilimiz Durmuş ve Genel Başkan Yardımcımız Bayar, sendikal çalışmalarımızın yanı sıra gündeme yönelik de değerlendirmelerde bulundu.

DURMUŞ: SAĞLIK ÇALIŞANLARI DAHA ÇOK ÇALIŞIYOR

 

Genel Başkan Vekilimiz Semih Durmuş, ülkemizde sendikal hayatın işçilerde daha önce başladığını, işçilerin özlük haklarının memurlardan daha fazla olmasının, sendikal yolculuğa erken çıkmış olmalarından kaynaklandığını söyledi.

 

Kamu yönetiminin sağlık çalışanlarının ekonomik özlük ve sosyal haklar konusundaki sorunları ve taleplerine, hakkaniyetle, adilane ve empatiyle yaklaşmak zorunda olduğunu söyleyen Durmuş, basta Maliye, Çalışma ve Sağlık Bakanlığı’nın politika üretirken sağlık çalışanlarının için bulundukları durumu göz önünde bulundurması gerektiğini ifade etti.

Sağlık bakanlığı personeline de hâkim ve savcılara, akademik personele, yargı mensuplarına, yapıldığı gibi iyileştirmeler yapılması gerektiğini belirten Semih Durmuş, sağlık çalışanlarının başka  kamu kurum ve kuruluşlardaki kamu görevlileriyle eş değer tutulmaması gerektiğini kaydetti.

 

Sayın Durmuş, “Diğer kamu kurumların da çalışan devlet memurları Resmi tatil, Bayram tatili gibi izinlerini de düzenli bir şekilde kullanmaktalar. Ama sağlık çalışanları başta senelik izini olmak üzere, Hafta sonu, bayram tatili, idari izinleri düzenli bir şekil de kullanamamaktadır. Hatta anne - babası, esi, çocuğu hasta olduğunda mazeret iznini dahi doğru düzgün kullanamıyor. Kendi hastalığına istinaden sağlık raporu aldığın da bile ‘yerine kim bakacak’ sorusu ile muhatap olabiliyor.” şeklinde konuştu.

 

MESAİ SAATLERİ VE ÜCRETLER

 

Sağlık çalışanları ile diğer çalışanların çalışma saatlerinin bile eşit olmadığını söyleyen Genel Başkan Vekilimiz Durmuş, daha sonra şunları söyledi: “Bir kere çalışma saatleri eşit değil. Bir başka kamu görevlisi günde sekiz saat çalışırken, sağlık personeli 24 saat çalışıyor. Bir sağlık personeli nöbet - mesai toplamda ayda 310 saat çalışıyor. Yani başka bir kamu görevlisinin 5 aylık çalışması, sağlıkçının bir aylık çalışmasına ancak denk geliyor. İş yükümüz zaten eşit değil. İş riskimiz ayrı bir sorun; meslek hastalıkları, bulaşıcı hastalıklar, güvenlik meselesi ve de şiddet en büyük sorunlarımız.”

 

Sağlık çalışanlarının savunmasız bir şekilde her gün binlerce insanla muhatap olduğunu, bunların içinde problemli insanların da olduğunu, bu tür insanlara karşı hiçbir savunma mekanizması olmadığını ifade eden Genel Başkan Vekilimiz Durmuş, ‘hastayım’ diye müracaat eden birinin hiçbir hukuk gözetmeden korkmadan çekinmeden sağlık çalışanına saldırdığını, küfür ve hakaret ettiğini, tacizde bulunduğunu, darp ettiğini ancak buna karşın hiçbir şey yapılamadığını ifade etti.

 

SAĞLIK ÇALIŞANLARI TÜM OLAĞANÜSTÜ DURUMLARDA GÖREVİNİN BAŞINDA OLMAK ZORUNDADIR
Deprem felaketi olduğunda tüm kamu görevlileri izinli iken, sağlık çalışanlarının görevleri başında olmak zorunda olduğunu belirten Durmuş, mülteci sorunu gibi kitlesel hareketlerde sağlık çalışanlarının daha fazla mesai yaptığına dikkat çekti.

 

 

FEDAKARLIK YAPIYORUZ ANCAK BUNDAN SONRA FEDAKARLIĞI DEVLETTEN BEKLİYORUZ

 

Sağlık çalışanlarının milleti ve devleti adına bu kadar fedakarlık yapmasına karşın, sağlık çalışanları adına hükümetin, sağlık bakanlığı ve maliye bakanlığının da fedakarlık yapması gerektiğini belirten Genel Başkan Vekilimiz Semih Durmuş, “Çünkü bizler için fedakarlık kavramı öyle bir hal aldı ki daha fazla fedakarlık demek, bizler için kaderine terk edilmişlik demektir. Daha fazla fedakarlık demek, bizler için a sosyal bir yasama mahkum olmak demektir. Daha fazla fedakarlık demek, bizler için parçalanmış bir aile, ortada kalmış sorunlu çocuklar demektir. Daha fazla fedakarlık demek bizler için mutsuz çalışanlar demek” şeklinde konuştu. Durmuş ayrıca, Sağlık Bakanlığı’nda çalışan ailelerdeki boşanma oranının, diğer bakanlıklara oranlara 16 kat daha fazla olmasının da zor şartların bir göstergesi olduğunu belirtti. Genel Başkan Vekilimiz ekonomik, sosyal, özlük hakları konusunda taleplerimizin karşılanmasını, ek istihdamda bulunulmasını isterken, bunların karşılanmamasının sağlık çalışanlarına yapılmış bir haksızlık olacağını, bunun da sağlık çalışanlarını derinden yaralayacağını ifade etti.

 

BAYAR: TOPLU SÖZLEŞME BİZİM KAZANIMIMIZ

Genel Başkan Yardımcımız Himmet Bayar da konuşmasında, toplu sözleşme yasasının Memur-Sen’in bir kazanımı olduğunu söyledi. Yetkili olduğumuz yıl, toplu görüşme yasasıyla bir daha masaya oturmayacağımızı deklare ettiğimizi hatırlatan Bayar, ek ödemelerin maaşla birlikte ödenmesi, ek ödemedeki sağlık tesisi kalite kat sayısının kaldırılması, sözleşmelilerin kadroya geçirilmesi gibi kazanımlara da toplu sözleşme yasasının çıkmasından sonra imza attığımızı söyledi.

Yıpranma payı konusunda geçtiğimiz haftalarda oluşturulan bir kurulun çalışmalarına başladığını kaydeden Bayar, bu konu ile ilgili yapılan toplantıya Genel Başkanımız Metin Memiş’in katıldığını ifade etti.

1 saatlik Cuma Namazı izni ile ilgili Memur-Sen olarak talepte bulunduklarını ve toplu sözleşme masasında mutabakata varıldığını ifade eden Bayar, uygulamanın Ocak 2016’dan itibaren geçerli olacağını söyledi.

Tam gün yasası ile günlük mesainin 9 saatten 8 saate indirildiğini söyleyen Genel Başkan Yardımcımız Himmet Bayar, bu şekilde aylık 24 saate yakın bir kazanım elde edildiğini, bunun yanı sıra öğle paydosu kullanmayan çalışanların da bir saatlik erken çıkmasını sağladığımızı ifade etti.

Lisans tamamlamanın da sendikamızın ısrarlı takibi sonrası hayata geçtiğini belirten Bayar, sağlıkla ilgili bir üst öğrenimi bitiren sağlık çalışanlarının, bitirmiş oldukları üst öğrenimin zam ve tazminatlarından faydalanmalarını sağladığımızı dile getirdi.

Nöbet ücretlerinin artırılması, banka maaş promosyonlarının rekabetçi bir ortama getirilerek sağlık çalışanlarının daha fazla kazanç elde etmesinin sağlanması, özel hizmet tazminatının artırılması ve buna bağlı olarak emekli maaşları ve tazminatının artırılması, 2005’den sonra kamu görevlisi olanlara 1 derece verilmesi, eşi özel sektörde çalışan kamu görevlilerinin, eş durumu tayininde eşin kesintisiz 3 yıl SGK’lı olma şartının, iki yıl içinde toplam 365 gün prim olarak değiştirilmesi ve Ocak ayı beklenmeden bunun uygulamaya konulmasının da Sağlık-Sen’in bir kazanımı olduğunu belirten Genel Başkan Yardımcımız Bayar, toplu sözleşme primi, döner sermaye katsayılarında artış, ayda 5 gün ve yılda 10 günü geçmemek üzere senelik izinlerde döner sermaye kesintisi yapılmaması gibi birçok kazanıma imza attığımızı belirtti.


FOTO GALERİ

  • PAYLAŞ :